البحث

عبارات مقترحة:

البارئ

(البارئ): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على صفة (البَرْءِ)، وهو...

الحق

كلمة (الحَقِّ) في اللغة تعني: الشيءَ الموجود حقيقةً.و(الحَقُّ)...

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم، صادر عن مركز تفسير للدراسات القرآنية.

6- ﴿وَيَسْتَعْجِلُونَكَ بِالسَّيِّئَةِ قَبْلَ الْحَسَنَةِ وَقَدْ خَلَتْ مِنْ قَبْلِهِمُ الْمَثُلَاتُ ۗ وَإِنَّ رَبَّكَ لَذُو مَغْفِرَةٍ لِلنَّاسِ عَلَىٰ ظُلْمِهِمْ ۖ وَإِنَّ رَبَّكَ لَشَدِيدُ الْعِقَابِ﴾


-Ey Rasûl- Müşrikler senden azabın gelmesi için acele etmeni istiyorlar. Allah'ın kendilerine takdir ettiği nimetlerin tamamlanmasından önce azabın inmesini yavaş buluyorlar. Hâlbuki daha önceden onların emsali olan inkârcı topluluklar için nice azaplar gelip geçmiştir. Neden bundan ibret almazlar? -Ey Rasûl!- Şüphesiz senin Rabbin zulümlerine rağmen insanları bağışlayandır. Allah'a tevbe etmeleri için insanlara azap etmekte acele etmez. Eğer tevbe etmezlerse küfürlerinde ısrar edenler için de azabı pek çetindir.

الترجمات والتفاسير لهذه الآية: